YAPIT OKUMA: Kiki Smith, Benlik ve İğrenme
Modernizmle beraber geleneksel estetik algısı yıkılmış, çirkin güzelin karşıtı olarak algılanmamaya başlamış, güzelin var olduğu kadar çirkininin de var olabileceği fikri oluşmuştur. Bedensel açıdan kusurlu olduğu için dışlanmış insanların toplum tarafından kabul edilmesiyle birlikte çirkin olarak görülen, tiksinti duyulan hastalık, yara, kilolu bedenler vb. kavramlar sanatın içine girmiştir. Bu durum sanatın her zaman güzele ihtiyacı olmadığını göstermiş, çağdaş sanatta çirkin estetiğini olanaklı hale getirmiştir. Modernizmle biçimsizlik, otomatizm, gariplik, anlamsızlık gibi kavramlar daha çok gün yüzüne çıkmıştır. Güzel bulmayacağı ve bakmayı istemeyeceği bir görüntü sunmayı reddeden geleneksel sanatın beklentisi; seçilen çirkin objeyi ve durumları ifadede mükemmelleştirmektir. Modern sanat, klasik dönemin idealize etme düşüncesinden sıyrılmış, güzel ve çirkin gibi hislerin özgürce hissedildiği gibi ifade edilmesi gerektiğini savunmuştur (Altındağ ve Aytekin, 2020, s. 118-119).
"Çağdaş sanat, medya ve edebi teori, yalnızca biçimsel nitelikler veya sanatçının kişisel olarak kendini ifade etmesinden ziyade, işaretlerin anlamlılığına ve anlamın izleyiciler tarafından nasıl inşa edildiğine odaklanma eğilimindedir. Bir yazarın veya sanatçının çalışmalarından alınacak iletiyi kontrol ettiği görüşün aksine, tepki kuramı her bir izleyicinin kendi anlamını oluşturduğu varsayımıyla başlar" (Freedman, 2003, s.35-36).
Bu düşünceler ile birlikte izleyiciler de sanat eserini okuyarak ve anlamlandırarak sürecin bir parçası olmuştur.Bu bağlamda Kiki Smith`in "Tale" adlı çalışmasını inceleyerek kendi anlamlarımı inşa etmeye çalışacağım.
Bedensel temalar, iğrençlik ve cinsellikle ilgili çalışmalarıyla tanınan Kiki Smith; çalışmalarında kan, meni, anne sütü ve idrar da dahil olmak üzere insan bedenindeki dışkıları kullanmış, bu dışkıları kimliğin sosyal olarak inşa edilmiş doğası için metafor olarak görmüştür. Vücut ve vücut sıvılarına özel bir hayranlık duyan Smith, insanlık durumlarıyla ilgili temalarında dövme, çizim, heykel, baskı, tekstil ve fotoğraf gibi bir çok disiplini kullanmıştır.
Vücudun
atıkları-akıntıları veya bunlara benzeyen şeyler benliğin dışından gelen
tehlikeyi simgelerler: Ben dışı tarafından tehdit edilen toplum, benliği
dışarıdan korkuttuğu ben; ölümün korkuttuğu hayat. Lakin adet kanı benlikten
gelen tehlikeyi simgeler. Bu kan cinsiyetler arası bağı korkutarak; diğer
taraftan her türün benliğini yoğurarak cinsel ayrım yönünden tehdit eder
(Kristeva, 2018, s. 92).
Altındağ, G., Aytekin, C. A. (2020). Sanatta
ölçülebilen güzellik ve sonsuz olan çirkinlik: Aksiyolojik açıdan güzel ve
çirkin estetiği. Mecmua Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi(9).
Freddman, K. (2003).Teaching visual culture. Teachers College Press.
Kristeva, J. (2018). Korkunun
güçleri: İğrençlik üzerine deneme (3. b.). (Çev: N. Tutal,) İstanbul: Ayrıntı
Yayınları.
Yorumlar
Yorum Gönder